Çanakkale Ruhu

Misafir Kalem

Misafir Kalem
07 Nisan 2008
3721 kez okundu.


 

ÇANAKKALE RUHU

 

 

            Kıymetli okuyucular !

 

            İnsanlar gibi, milletlerin hayatlarında da dönüm noktaları ve köşe taşları vardı. Bütün Millet fertleri onlarla özdeşleşir ve ön plâna çıkar. Onları yok ettiğiniz zaman ise hayat anlamını ve rengini kaybeder. İşte Çanakkale Zaferi, Türk Milletinin hayatındaki en önemli dönüm noktaları ve köşe taşlarından birini oluşturur.

           

            Çünkü Çanakkale Zaferi, bir milletin kaderinin yeniden yazıldığı ve bu kaderi yazacak büyük insanın gün yüzüne çıktığı gerçek bir destandır. Türk milletinin hem ulusal benliğini yeniden bulduğu, hem de Anadolu’da başlayacak Milli Kurtuluş hareketinin habercisi ve sonucunun da müjdecisi gibidir.

 

            Çünkü Çanakkale, babaları ölmeden mirasını paylaşmaya çalışan yaramaz çocuklar misali, emperyalist güçlerin hasta adam dedikleri Osmanlı Devletini paylaşıp Türk milletini yok etme hayallerinin suya düştüğü yerdir.

 

          Çünkü Çanakkale, anaların gözyaşı, babaların hasreti ve çocukların geleceği ile yoğrulmuş, bir çocuğun bıyığı bile terlemediği ikiyüz elli bin Mehmetçiğin kanı ve canıdır. Hala, gözler onunla yaşarır. Yürekler onunla ürperir. Düşünceler onunla yücelir. Bugün meydana gelmiş gibi canlıdır; unutulmamıştır. Aziz hatırası, milletimizin gönlünde taht kurmuş olup asla da unutulmayacaktır.

 

            Çünkü Çanakkale, büyük hayalleri ve ümitlerinin yanında, sağlam inançları ve idealleri olan, hürriyetini kaybedenlerin kaybedecek başka hiçbir şeylerinin kalmayacağını bilen bir milletin ölümden korkmadığının belgesidir.

 

                Bir tek cümle ile özetlemek gerekirse Çanakkale, insanlığın savaşı yendiği yerdir.

 

          İtilaf devletleri, 18 Mart 1915 günü, dünyanın o güne kadar görmediği ölçüde büyük teknik ve teçhizatla beşyüz bin dolayındaki insan gücü ile bir saldırı başlatır.

 

                        “Şu Boğaz Harbi nedir ? Var mı ki dünyada eşi ?

                        En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,

                        Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya,

                        Kaç donanmayla sarılmış, ufacık bir karaya,

 

              Ancak düşmanın sayısal ve fiziksel değerden ibaret olan bu gücü, Türk ordusunu korkutup yıldırmadığı, vatan ve hürriyet aşkını söndüremediği gibi, bilakis o, yağmur gibi yağan top ve tüfek mermilerini, iman dolu göğsünde söndürmüştür. Belki Mehmetçiğimin silahı-cephanesi yoktu, sayısı az ve yaşı küçüktü; ama yüreği dağlardan da büyüktü.

 

                        “Öteden saikalar parçalıyor afakı;

                        Beriden zelzeleler kaldırıyor amakı;

                        Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;

                        Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin”.

 

           

 İngiliz komutanı Sir Hamilton hatıralarında diyor k: “Türklerin cesaret ve kahramanlığını kitaplardan okumuştum. Çanakkale’de ise bizzat gördüm. Fakat bu kadar şiddetli bir ateş ve saldırı karşısında, doğrusu bu derece bir fedakarlıkta beklemiyordum. Çünkü gördüklerim, insan üstü bir gayretti ve gerçekten inanılacak gibi değildi.

 

            Başkalarının anlayamadığı bu gayretin kaynağını çok iyi bilen Mustafa KEMAL şöyle anlatıyordu: “Karşılıklı siperler arasında uzaklık 8m. yani ölüm kaçınılmaz. Birinci siperdekiler hiç kurtulma ümidi olmadan şehit düşüyor. İkinci siperdekiler öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, ama hiç tereddüt göstermeden “Kelime-i Şehadet”i getirerek öne atılıyorlar. Bu olay, Türk askerlerindeki ruh kuvvetini gösteren takdire şayan bir örnektir. Eminim ki, Çanakkale Savaşlarını kazanan da bu ruhtur”.

 

        İşte bu ruha güvenen Mustafa KEMAL askerlerine, dünyada eşi ve örneği görülmemiş bir emri vermekte hiç tereddüt etmiyordu. “ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum”. Evet düşman Çanakkale’nin geçilemeyeceğini anlamıştı ama, iş işten çoktan geçmişti.

 

            Bütün bunların yanında Çanakkale, Fazıl Hüsnü DAĞLARCA’nın :

                        “Bulduk Mustafa KEMAL’i yerden göğe al,

                        Her şehitten bir yaşama dalı Mustafa KEMAL”.

 

            Beyti ile, Faruk Nafiz ÇAMLIBEL’in :

                        “bir destana benziyor, senin bugünkü halin,

                        Okurken duyuyorum sesini ihtilalin,

                        Öğün ey Çanakkale ki, sen Mustafa KEMAL’in

                        Yüz milletle yüzyüze görüştüğü yersin”.

 

            Kıt’asında belirttikleri gibi, Mustafa KEMAL’i Türk milletinin kaderini değiştirecek eşsiz bir komutan ve ileride ATATÜRK olarak tarihe kazandıracak farklı bir destandır.

 

          Çanakkale Atatürk’ün yalnız savaşta değil, barışta da özdeşleştiği ve “Yurtta barış dünyada barış” ilkesini dünyaya duyurduğu yerdir. Çanakkale’de Mehmetçik Anıtı önünde yapılan anma programında zamanın İçişleri Bakanı Şükrü KAYA aracılığı ile Atatürk, burada ölen askerler için bütün dünyaya şunları söylüyordu:

 

            “Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken askerler: Burada bir dost vatanı toprağındasınız. Huzur içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçik’le yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan çocuklarını savaşa gönderen analar. Göz yaşlarınızı dindiriniz. Çocuklarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içinde rahat uyuyacaklardır. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim misafirimiz olmuşlardır”.

 

            Değerli dostlar;

           

            Unutmayalım ki, her şeyin bir bedeli vardır. Bedeli en ağır olan şey ise; hürriyet içinde bir vatana sahip olmaktır. Bu uğurda en ağır bedelin ödendiği yer de Çanakkale’dir. Bizim için bu bedeli ödeyen aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi bir kere daha rahmet ve minnetle anıyor, hepinize saygılar sunuyorum.

 

 

 

         Zübeyir ÇÖMLEKÇİ

Bandırma Anadolu Lisesi Müdürü

Yorumlar

aliulvi aliulvi
2008-05-01 21:49:31

Teşekkürler Zübeyir Hocam.

hakiki hakiki
2008-05-21 00:10:35

slm zübeyir hocam eline yüreğine sağlık dediğin gibi o şehitlerimizin yattığı  yere varıpta ağlamayan o duyguyu yaşamayan olacağını  hayal bile edemem   16/25 yaş  arası  ana kuzularında o iman gücü  ile canını  feda etmesi çanakkaleyi geçilmez kılmıştır   aziz şehitlerlmizi rahmetle anıyor mekanları  cennet olsun zaten cennettir inşaallah saygılar aliihsan çiçek

hakiki hakiki
2008-05-21 00:10:37

slm zübeyir hocam eline yüreğine sağlık dediğin gibi o şehitlerimizin yattığı  yere varıpta ağlamayan o duyguyu yaşamayan olacağını  hayal bile edemem   16/25 yaş  arası  ana kuzularında o iman gücü  ile canını  feda etmesi çanakkaleyi geçilmez kılmıştır   aziz şehitlerlmizi rahmetle anıyor mekanları  cennet olsun zaten cennettir inşaallah saygılar aliihsan çiçek

hsn aktuna hsn aktuna
2008-07-03 19:34:44

      Teşekkürler Zübeyir bey.Bugün bu topraklarda yaşayan bizler herşeyimizi orada kanlarını  ve canlarını  feda eden Gazi ve Şehitlerimize boçluyuz.Allah(cc)  hepsine rahmet etsin,varsa tafsiratlarını  affetsin.  

Yorumlar Kapalı
 

Son Yorumlar

@Hüseyin Ali KINAÇ "Caminizi 25.03.2012 tarihinde gezip görmek nasip oldu.Gerçekten çok güzel bir..." devamı
@şevket "Yazı başka güzel,Kışı başka güzel bu Bozkır neden bu kadar güzel." devamı
@mehmet "Bozkırımızda bu tür faliyetlerin olması bir bozkırlı olarak gurur verici.Kan..." devamı

Yeni Katılanlar

imparator
ummuhan
konya42
alimeyre60
ahmet
sinan
kocatepe
alis
delikurt
macarlar

bozkir.net

Sitemizin içeriği Creative Commons 3.0 ile lisanslanmıştır.
İçeriğimizin yazarlarımız tarafından üretilen kısmı, ticari amaçlar haricinde kaynak gösterilerek kullanılabilir. Sitemiz hakkında detaylı bilgi için Hakkımızda bölümüne bakabilirsiniz.

RSS - Facebook - Twitter